Acenteler, gece gündüz sigorta sektörüne hizmet eden ve en büyük geliri hak eden kurumlardır. Peki, acentelerin daha da başarılı olmaları için neler yapılmalıdır?

Meslek gereği sigorta sektöründe farklı illerde birçok üst düzey yönetici, sektör temsilcisi ve müşteri ile bir araya geliyorum. Birbirinden farklı insanları bir araya getiren bu buluşmalar bizlere gözlem fırsatı sunuyor. Bazen sektördeki ürünleri, ihtiyaçları konuşurken bazen de sektörün eksikliklerini paylaşarak “ne yapılabilir” kısmını konuşuyoruz.

Öncelikle sigorta şirketleri acentelerin gelişmesini istiyor mu istemiyor mu bunu düşünelim. Şu an mevcut durumda brokerler müşterilerden danışmanlık ücreti alması gerekirken sigorta şirketlerinden alıyor. Dolayısıyla acenteliği onlar yapıyor, biz acenteler ise çok dar kapsamda top koşturabiliyoruz. Hasar, prim bir yandan bizi ezerken diğer yandan birçok işimize teminat alamıyoruz. Aldığımız teminatlarda brokerlara, özel wordinglerle verilen teminatların yanında hiç bir anlam ifade etmediği için büyük çaplı işleri alma şansımız çok düşük. Dolayısıyla genişletilmiş teminatlar olmadan acenteler trafik kaskodan nasıl çıksın? Evet, çıkanlar var ama bu da tamamen haksız rekabetin sonucudur. Sigorta şirketlerinin belli bazı acenteleri diğerlerinden ayrı kılmasıyla ortaya çıkıyor. Sigorta şirketleri üretimine göre muamele ediyor. Ama o üretimleri de yine kendileri destekledikleri için o üretimler oluşuyor. Bugün Hakkari’deki acenteye de özel indirim yapsan Edirne’nin bir köyündeki müşteri arar poliçesini yaptırır.

Sigorta Şirketleri Acentelerin Önünü Açmalı

Acenteler, gece gündüz bu sektöre hizmet eden ve esasında en büyük geliri hak eden kurumlardır. Dolayısı ile acentelere eğitimler arttırılmalı. Ama baktığımızda bazı sigorta şirketlerinde maalesef, o onun adamı bu şunun adamı, liyakattan ziyade farklı nedenlerle yöneticiler bulunuyor ve ilerleme kaydedilemiyor. Sigorta şirketleri temsilci ataması yaparken yüksek lisans gibi eğitim vermeli ve sonra sahaya çıkarmalı. Temsilcilerin acentelere iş öğretmesi gerekirken acenteler olarak bizler birçok konuda işi öğretiyoruz. Kısaca değinmek istediğim şu ki sigorta şirketleri kendi içlerinde de eğitimleri arttırmalı ki acenteler olarak bizler de nasiplenelim. Kendi personelini eğitmeyen ya da personelden gelen eğitim taleplerini desteklemeyen şirketler acentelere nasıl eğitim versin? Kendi eğitim akademisini kuran şirketlerin başarısı ortada. Üstatlardan, TSEV’in eski çalışmalarını dinliyorum efsane eğitimler yapılmış ve tüm sektörde bir kültür oluşmuş. Bu şekilde farklı şirket personelleri eğitimler sayesinde tanışmış, kaynaşmış ve birçok değer hepsinde kabul edilmiş. Şimdi tekrar sigorta şirketlerinden başlamak üzere bir eğitim seferberliği başlatılmalıdır. Artan şirket sayısı da kalifiye personel ihtiyacını ciddi anlamda arttırdı. Acenteler olarak yetkilerimiz, teminatlarımız ve komisyonlarımız arttırılmalı.

Peki, neden bu hâle geldik? Çünkü acenteler acentelere karşı. Bu durumda hangi şirket acentelere destek olabilir? Bugün somut bir sorunumuz var. Komisyonlarımız düştü, giderlerimiz arttı. Komisyonlarımızı yükseltme anlamında atılacak her adıma tüm acenteler destek vermelidir. Meslek örgütleri ve STK temsilcileri, siyasi parti yöneticisi gibi hareket etmemeli acenteler de sadece mesleki adımlara topyekûn taraf olmalıdır. Bizim ortak noktamız mesleğimiz, işimiz… Başka hiçbir şeyin gündeme gelmemesi gerekiyor. Demokratik olmamız gerekiyor. Seçimle koltuklara gelen meslektaşlara, mesleki anlamda atacakları adımlara destek verilmeli. Bir binayı bir kişi bir saatte yıkar, ama 100 kişi 1 ayda inşa edemez. Onun için eleştiriden ziyade iyi yapılan işler bol alkış almalı ki güzel şeylerin devamı gelsin. Meslek için kim bir taşı bir taşın üstüne koyarsa ayakta alkışlanmalıdır. Seçim öncesi topyekûn koordineli mücadele edilerek komisyonların arttırılması sağlanmalıdır. Sektörümüzün basın temsilcileri daha çok desteklenmelidir ve destek alınmalıdır.

Sigorta düzenleme ve denetleme kurulu acilen kurulmalıdır. Gelişmiş ülkeler sigorta sayesinde kazanımlarını kaybetmedikleri için ilerliyor. Biz ise iki ileri üç geri diyoruz. 2023 hedeflerine ulaşmak için ekonomimiz için büyük önem arz eden başta alacak sigortası gibi ürünler olmak üzere sigorta sektörü daha çok desteklenmelidir. Acentelerin gelirleri arttırılarak teknolojiyle geliştirilmelidir. Son olarak oturduğu koltuktan güç alan değil, koltuğa güç veren yöneticilerimiz olmalıdır diyerek acenteler olarak destek beklediğimizi belirtmek isterim.

ABDULCELİL ALKIŞ

Mersin Ticaret Ve Sanayi Odası Sigortacılık Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı
Türkiye Genç Acenteler Platformu Başkanı
Özhedef Sigorta Genel Müdürü